“Bereket” Arapça kökenlidir ve bolluk, mutluluk anlamlarına gelmektedir. Bolluk ve bereket ile ilgili inanışlar, tarihin en eski çağlarından itibaren her kültürde karşımıza çıkar. Bereket kavramı birçok şekilde tasvir edilmiştir ama en yoğun olarak nar meyvesi ile görülmektedir. Nar; tüm semavi dinlerde anlamlar yüklenen bir meyvedir. Tevrat’ta “kutsallık”, “doğurganlık” ve “bolluk” temsilcisi olarak karşımıza çıkan Nar imgesinin, Hıristiyanlık için önemi, “kıyamet günü” ve “sonsuz hayat” sembolü olmasıdır. Kur’an-ı Kerim’de Enam Suresi 99 ve 141. Surelerinde “Allah’ın yarattığı güzelliklerin bir örneği” olarak ve ‘cennet meyvesi’ olarak bahsedilmektedir.
Eski toplumlarında besin kaynağı olmasının yanında, nara efsanevi ve büyülü özellikler atfedilmiş, mitolojide adı geçen meyvelerden olmuştur. Yunan mitolojisinde Hades ve Persephone’nun hikâyesinde; birkaç nar tanesi yemesi nedeniyle Persephone yılın belirli zamanlarında ölüler ülkesinde kalmış, İran mitolojisinde İsfendiyar nar yedikten sonra yenilmez olmuştur. Bu örnekler çoğaltılabilir. Nar sanatta bazen çocuk İsa’nın elinde resmedilmiş, bazen cami ve medrese portallerine yerleştirilmiş, bazense bir kolyenin süsleme elemanlarının arasına katılmıştır.
Prof. Didem Atiş bereket, bolluk, sonsuz mutluluk, ölümsüzlükle özdeşleştirilen nar meyvesini, 03- 09 Ekim 2022 tarihleri arasında keçe aplike ve kuru keçe eserlerle, Sanat Tasarım ve Mimarlık Fakültesi Sergi Salonunda seyircilerine sunuyor.
